Yüz ve vücuta dolgu uygulamaları yaygın bir şekilde 20-25 yıldır kullanılmaktadır. Daha önceleri vücudun başka yerlerinden ( göbek, karın, kalça bölgelerinden ) alınan yağ dokusu ve hücreleri problemli yerlere enjekte edilirdi. Son yıllarda, yeni çıkan dolgular yağ dokusu transferinin önüne geçmiştir. Bunun sebebi daha kolay uygulanması, hastanın sosyal yaşam ve işten uzaklaşmasını gerektirecek olumsuz etkilerin daha az olmasından kaynaklanmaktadır. Dolgu maddesi olarak en yaygın hyaluronik asit yapısındaki ürünler kullanılır. Bu madde, zaten insan vücudunda bulunan bir madde olduğu için alerji riski taşımamaktadır. Hyaluronik asit dolgular, uzun yıllar neticesinde oluşan yüzdeki cilt altı yağ dokusu kayıplarında, yüzün yeniden şekillendirilmesinde, problemli alanların düzeltilmesinde, alın, yanak, çene bölgesinde, gülme çevresi çizgileri ve dudak çevresindeki çizgilerin yok edilmesinde, dudak büyütmede  yaygın şekilde kullanılmaktadır. Sonuçta kişi daha genç bir görünüm elde edebilmektedir. Uygulamadan önce işlem yapılacak alana uyuşturucu krem sürüldükten 15 dakika gibi kısa bir sürede işlem başlar ve bölgenin yapısına ve yerine göre 30 dakika ile1 saat arasında işlem bitmektedir. Etkinliği ise kullanılan maddenin kalitesine ve uygulanan bölgeye göre değişmekle beraber 1 – 2 yıl kadardır. Bu madde vücutta herhangi bir alerji yapmaz. Belirgin bir yan etkisi ve riski yoktur. Bu nedenle işlem öncesi herhangi bir test yapılmasına gerek yoktur. Ancak, bu işlemin bir dermatolog ve plastik cerrah tarafından yapılması önerilir. Her ne kadar pratik bir uygulama olsa da, enfeksiyon ve damar tıkanmaları ciddi yan etkilere neden olabilir. Son zamanlarda sıkça haberlere konu olan dolguya bağlı körlük, doku kayıplara, enfeksiyona bağlı yan etkiler görülmektedir. 
Hyaluronik asit tüm yaşayan organizmalarda bulunan bir pollisakkarittir. Derinin dermis tabakası, dokuyu destekleyen kollajen lif kümeleri ile su tutan ve hacim veren hyaluronikasit molekülleri içermektedir. Hyaluronik asit ciltteki kırışıklıkların düzeltilmesi ve volüm verme amacıyla, injeksiyon formunda hayvansal madde ve toksin içermediği için hastalık bulaştırma riski yoktur ve allerjik reaksiyon oluşturmamaktadır. Test ihtiyacı olmadığı için hasta hemen tedavi edilebilir. Hyaluronik asit injeksiyonları çok ince uçlu bir iğne ile cildin içine veya altına yapılmaktadır. Bazen de kemik üstüne uygulanır. Dolgu; Dudak üzerindeki ince çizgiler azaltma ve dudak hacimlendirme de, burun kenarlarından ağız kenarına uzanan çizgi de (nazolabialkıvrım), ağız kenarındaki çizgiler de, gözaltı alanın da ( ışık dolgusu ) , çene büyütme ve çene düzeltme de, yanak düzeltmelerinde kullanılmaktadır. İşlemden sonra önemli bir şişlik ve kızarıklılık oluşmaz ve hasta hemen günlük aktivitelerine dönebilir. Ancak dolgu uygulamasından sonraki bir haftalık süreçte hastanın takip edilmesi yan etkilerin gözlemlenmesi önem taşımaktadır. Bu tip dolgular zaman içerisinde vücut tarafından parçalanarak yavaş yavaş vücuttan atılır.  Etkinliği azaldıktan veya kaybolduktan sonra tekrar uygulamalar yapılabilir.

Cildinizi dermatolog’unuza emanet ediniz.                                                  Dr. Ahmet AKDAŞ