Haber Bandı Asayiş Zonguldak'ta cesedi yakılmış halde bulunan Afgan işçiyle ilgili dava görüldü!
Zonguldak'ta cesedi yakılmış halde bulunan Afgan işçiyle ilgili dava görüldü!

Cesedi yakılmış halde bulunan Afgan işçi Vezir Mohammad Nourtani'nin ölümüne ilişkin davada 3'ü tutuklu 6 sanığın yargılanması devam edildi. Nourtani'nin ailesinin avukatının, reddi hakim talebi reddedildi. Duruşma, 11 Nisan tarihine ertelendi.

19 Şubat 2025 - 20:57

Zonguldak'ta cesedi yakılmış halde bulunan Afgan işçiyle ilgili dava görüldü!

Önceki yıl 10 Kasım'da cesedi yol kenarında yakılmış halde bulunan Afganistan uyruklu Vezir Mohammad Nourtanı'nın (50) ölümünün ardından Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya devam edildi. 

Duruşmada Vezir Mohammad Nourtani'nin eşi, avukatı, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, sanık avukatları ve tarafların yakınları katıldı.

BÖBREĞİNİ İSTEDİ

Nourtani'nin birlikte çalıştığı dönemdeki Afganistan uyruklu iki iş arkadaşının mahkemeye gönderdiği videolar izlendi. 

Videolarda konuşan iki işçi ifadelerinde; Nourtani'nin kendilerine E.G. tarafından böbreğinin istendiğini; fiyat konusunda anlaşamadıklarını, E.G.'nin söz konusu böbreği babası için istediğini öne sürdüğü görüldü.

TALEBİ REDDEDİLDİ 

Nourtani'nin avukatı Kerim Bahadır Şeker; maktulün eşi Qamer Gül Meliki'nin beyanlarının SEGBİS ile kayda alınmasını isterken, bu talebi de celse arasında dilekçe ile mahkemeye sunduğunu beyan etti.

Mahkeme heyeti, ceza muhakemesinde ses ve görüntü bilişim sisteminin kullanılması hakkında yönetmelikte yazan kayıt alınması zorunlu hallerden birinin mevcut olmadığı gözetilerek, süreç itibariyle tüm celselerde katılan ve katılan vekilinin yazılı ve sözlü beyanlarının zapta geçtiği dikkate alındığında katılan vekilinin bu yöndeki talebinin reddine, oy birliği ile karar verdi.

REDDİ HAKİM TALEBİ, DAVAYI UZATMAK AMACIYLA OLDUĞU DÜŞÜNCESİYLE REDDEDİLDİ

Mahkeme heyeti; ara kararın yazıldığı sırada katılan vekilinin söz verilmediği halde ayağa kalkıp yüksek sesli bir şekilde SEGBİS ile kayıt altına alınması talebinin reddine yönelik itirazlarda bulunulduğu, mahkeme heyetini reddettiğini belirttiği; ayrıca mahkeme heyeti ve savcılık hakkında gerekli suç duyurusunda bulunacağını beyan etti.

Mahkeme başkanı, katılan vekilinden söz verilmediği halde konuşmaması gerektiği hususunda uyarılarda bulundu.

Katılan vekil ise ısrarla söz verilmediği halde mahkemenin hukuki bilgisinin olmadığı, adil yargılama yapmadığı, tarafsızlık ilkesinin mahkeme tarafından ihlal edildiği yönünde beyanlarda bulundu.

Söz verilen sanıklar E.D., A.Ç., S.K., E.G., H.K. ve A.A. önceki ifadelerini tekrar ederek beraatlerini ve tahliyelerini istedi. 

Bazı sanık avukatları da, katılan vekilinin reddi hakim talebinin davayı uzatmak amacıyla olduğunu düşünmekle, bu yöndeki talebin reddini talep etti.

SANIKTAN KATILAN VEKİLİNE TEPKİ: AVUKATLIK İÇİN DEĞİL, ŞOVMENLİK YAPMAYA GELMİŞ

Şeker, konuştuğu sırada tutuklu sanık H.K., "Avukat, buraya avukatlık için değil, şovmenlik yapmaya gelmiş." dedi. 

Bunun üzerine katılan vekili Şeker, kendisi için söylenilen sözlerin tutanağa geçirilmesini istedi.

Mahkemece; tutuklu sanıklar A.A., E.G. ve H.K.'nin tutukluluk hallerinin devamına, sanıklar S.K., A.Ç. ve E.D.'nin yurt dışına çıkmamak şeklindeki adli kontrol tedbirinin devamına karar verildi.

REDDİ HAKİM TALEBİ REDDEDİLDİ

Cumhuriyet savcısı da, reddi hakimi gerektirecek bir hususun tespit edilmediğini ifade etti. 

Mahkeme, katılanın avukatının mahkeme heyetini reddetme talebinin, duruşmayı uzatmak amacıyla yaptığının açıkça anlaşıldığına yer vererek, katılanın avukatının duruşmada Meliki'nin beyanlarının SEGBİS ile kayda alınması yönündeki talebinin gerekçesini açıklayarak reddetti. 

Mahkeme heyetini reddetme talebinin ise ret sebebi ve delilini de somut bir şekilde ortaya koymadığı gözetilerek, katılan vekilinin mahkeme heyetinin reddi isteminin geri çevrilmesine karar verildi.

MAHKEME HEYETİ, DİSİPLİN İÇİN BAĞLI BULUNDUĞU BAROYA BİLDİRİMDE BULUNACAK

Bir önceki duruşmada mahkeme heyetine yüksek sesle "Aynı okuldan mezun olduk. Gelin benim yerime siz beyanda bulunun o zaman" dediği de hatırlatılan Şeker'in, beş celse boyunca uyarılara rağmen söz verilmediği halde konuştuğu belirtildi. 

Görülen duruşmada; mahkeme heyetinin hukuki bilgisinin yetersiz olduğu, yargılama yapmaya ehil olmadığı, mahkeme heyeti hakkında savcılığa ve HSK'ya suç duyurusunda bulunulacağına dair söylemlerde bulunduğuna da yer verildi.

Şeker'in uyarılara rağmen mahkeme başkanını dinlemeyerek "Duruşma bitti" şeklinde sözler söyleyerek, mahkeme başkanının taraflara soru sormasını engelleyerek, duruşma düzenini bozduğu ve taraflara soru sorulduğu sırada Qamer Gül Meliki'ye "Kalk gidiyoruz, duruşma bitti" şeklinde söylemde bulunduğu, kendisi hakkında disiplin işlemleri yapılıp yapılmayacağı hususunda takdir ve gereğinin ifası için bağlı bulunduğu barosuna bildirimde bulunulması kararlaştırıldı.

"KESİNLİKLE ADİL YARGILAMA YAPACAĞINA İNANMIYORUZ"

11 Nisan gününe ertelenen duruşma sonrası adliye önünde gazetecilere açıklama yapan Şeker, "Reddi hakim talebinde bulunduk. Biz, bu mahkeme heyetinin kesinlikle ve kesinlikle adil yargılama yapacağına inanmıyoruz. Gerekirse; Nourtani'nin diri diri yakılmasıyla alakalı bütün çabayı ve menfaatleri, müvekkilin hak ve menfaatlerin savunulması için göstereceğiz." dedi.

"HER İTİRAZA, REDDEDİLİYORUZ"

Beyanlarının alınması sırasında mahkeme heyetinin reddettiği SEGBİS ile kayıt alınmasından herhangi bir rahatsızlık duymadığını söyleyen Nourtani'nin eşi Meliki, "Bizim lehimize şimdiye kadar bir şey göremiyoruz. Her itiraza, reddediliyoruz. Sürekli aleyhimize işleniyor. Sanki bir hayvanı öldürmüşler. Hayvanı bile öldüren, yakan yargılanıyor. Bir insanı öldürdüler. Dört çocuğu yetim bıraktılar. Bir yuvayı yıktılar. Bunun cevabını verecekler. Çocukların geleceği var. Çocukların harçlığı, hastalığı var. Nasıl karşılayacağım? İki hasta çocuğum var. İkisi küçük. Hepsi (suçu) birbirinin üzerine atıyor. Kendilerini bizim yerimize koysunlar." diye konuştu. 

Kaynak İHA
YORUMLAR
{{ commentList.length }} Yorum
YORUM YAP

Seç