Bisikletle gezdiği sırada bir kafeterya valesini bıçakla yaralayıp, 15 dakika sonra ise bir trompet sanatçısını bıçaklayarak ölümüne neden olan sanığın yargılanmasına başlandı. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilen ilk duruşmada, akıl sağlığıyla ilgili resmi rapor beklendiği için dava ileri bir tarihe ertelendi. Antalya Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan otopsi raporunda ise hayatını kaybeden trompet sanatçısının 48 bıçak darbesiyle hayatını kaybettiği ortaya çıktı.
22 Mart 2025 - 14:21
27 Eylül 2024 gecesi saat 01.00 sularında, Antalya’nın Muratpaşa İlçesi'nde bulunan bir kafeteryaya giden Polat Dereli, vale olarak çalışan Osman Dere ile tartışmaya girdi ve bıçakla saldırdı.
Yaralanan Osman Dere, hastaneye kaldırılırken, Dereli bisikletiyle olay yerinden uzaklaştı.
ORTADA BİR ŞEY YOKKEN BIÇAKLA SALDIRDI
Yaklaşık 15 dakika sonra ise Antalya Büyükşehir Belediyesi Bando ve Kent Orkestrası'nda trompet sanatçısı olarak görev yapan Deniz Akten ile tartışmaya giren sanık, Akten'i bıçakla ağır yaraladı.
İhbar üzerine olay yerine gelen ekipler, Akten'in hayatını kaybettiğini belirledi.
Cinayet Büro ekiplerinin olay yeri incelemesi yaptığı sırada Dereli'nin olay yerinde olduğu ve çalışmaları izlediği fark edildi.
SAVCI, “CANAVARCA HİSLE” DEDİ
Polisler tarafından yakalanan Dereli, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine gönderildi.
Polat Dereli hakkında hazırlanan iddianamede "kasten öldürme", "kasten öldürmeye teşebbüs", "genel güvenliği tehlikeye sokma" suçlarından yargılanması istendi.
Savcılık, sanığın “canavarca hisle” hareket ettiğini ve rastgele insanlara saldırarak toplum güvenliğini tehdit ettiğini belirterek, en ağır cezanın verilmesini talep etti.
OTOPSİ RAPORU: 48 BIÇAK DARBESİ
Antalya Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan otopsi raporunda, Deniz Akten'in vücudunda toplam 48 bıçak darbesi tespit edildi.
Raporda, göğüs, sırt, boyun ve karın bölgelerindeki 12 kesici-delici alet yarasının öldürücü nitelikte olduğu belirtildi.
Akten'in ölümüne, büyük damar yaralanmaları ve iç organ hasarı nedeniyle meydana gelen yoğun iç ve dış kanamanın sebep olduğu kaydedildi.
Ayrıca, bazı yaraların göğüs kafesini delerek akciğer ve mideye ulaştığı tespit edildi.
Akten'in vücudunda ateşli silah yarasına rastlanmadığı raporda yer aldı.
KATILMA TALEBİ
Deniz Akten'in annesi Fatma Akten ve babası Aydın Akten, avukatı Ömer Faruk Doğruyol aracılığıyla mahkemeye sunduğu dilekçede, sanığın “canavarca hisle” hareket ettiğini belirterek davaya katılma talebinde bulundu.
Dilekçede, sanığın "toplum içinde rastgele insanlara saldırarak genel güvenliği tehlikeye attığı ve olaydan sonra yapılan incelemeleri izlediği" vurgulandı.
Aile, sanığın en ağır cezayı almasını talep etti.
SANIK, SUÇLAMALARI REDDETTİ
Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıkan sanık Polat Dereli, savunmasında suçlamaları kabul etmedi.
Dereli, olay gecesi denize girdiğini ve geceyi sokakta geçirdiğini söyleyerek, "Olay tarihi öncesinde 1,5 aydır sokakta arabamda kalıyordum, olay günü arkadaşlarımla Karpuz Kaldıran Askeri Kampı’nın bulunduğu bölgede denize girmiştim, hava soğuduğu için arabamın bulunduğu kaldığım Çarşamba pazarına doğru yürümeye başladım, yürürken bir sivil bir araç beni durdurdu, polis olduğunu söylediler, beni gözaltına aldılar. Elimde bıçak yoktu. Maktul Deniz Akten ve huzurda bulunan Osman Dere'yi tanımam, kendilerine yönelik herhangi bir yaralama ve öldürme eyleminde bulunmadım, olayı ben gerçekleştirmedim, hatırlamıyorum. Beraatimi ve tahliyemi talep ederim." dedi.
Sanığın avukatı da, "Müvekkilim bipolar bozukluk hastasıdır. Ruhsal durumu detaylıca incelenmelidir. Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek rapor, yargılamanın seyrini değiştirebilir." şeklinde beyanda bulundu.
"YÜZ FELCİ GEÇİRDİM"
Olay sırasında bıçaklı saldırıya uğrayan müşteki Osman Dere, mahkemede yaşadıklarını detaylı bir şekilde anlattı.
O gece kafeteryada çalıştığını, valelik yaptığını ve olay anında arkadaşlarıyla iş yerinin önünde oturduğunu belirten Dere, şu ifadeleri kullandı:
"Polis arabası geldiğinde, benden kahve istediler. Kendilerine kahve verdim. O sırada sanık vale masasındaydı ve polisleri görünce geri çekildi. Ortam kalabalık olduğu için bir şey hissetmedim ve arkadaşlarımın yanına geri döndüm. Ancak bir süre sonra sanık geçerken bana doğru bakmaya başladı. Yanımda bulunan arkadaşım Berkay, sanığın bana baktığını fark etti ve beni uyardı. Bunun üzerine ben de sanığa 'Buyur abi, bir şey mi istiyorsun?' diye sordum. Bana 'Sen biliyorsun' dedi. Ben de 'Ne biliyorum?' diye sordum. 'Bir şey söyleyeceğim' dedi. Sadece soru soracağını düşündüğüm için yanına gittim. Tam o sırada birden bıçağını çekerek, sol kulak altıma sapladı. Şoke oldum ve hemen geri çekildim fakat sanık hızla göğsüme de bıçağı sapladı. Can havliyle içerideki kalabalığa doğru kaçtım. Yaralandığımı görenler, hemen müdahale etti. Sanık ise olay yerinden hızla kaçtı."
Osman Dere, saldırının ardından yüz felci geçirdiğini ve uzun süre iş göremez hale geldiğini belirterek, ameliyat olmak zorunda kaldığını söyledi.
Sanıktan şikayetçi olduğunu vurgulayan Dere, "Davaya katılma talebim var. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum." dedi.
"ACIYI TARİF EDEMEM"
Deniz Akten'in anne ve babası Fatma ve Aydın Akten de, mahkemeye katılarak sanığın en ağır cezayı alması gerektiğini belirtti.
Baba Aydın Akten, "Oğlumun kimseyle bir husumeti yoktu. Gece sadece arkadaşına gitmek için evden çıkmıştı. Sanık hiçbir sebep olmaksızın oğlumu öldürdü. Bir baba olarak bu acıyı tarif edemem. Sanığın en ağır cezayı almasını istiyorum." dedi.
"HAYATIMIN EN BÜYÜK ACISINI YAŞIYORUM"
Anne Fatma Akten ise gözyaşları içinde "Deniz'imi benden koparan bu caninin en ağır cezayı almasını istiyorum. Hayatımın en büyük acısını yaşıyorum. Her gün oğlumun sesini duymayı bekliyorum ama artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Adaletin yerini bulmasını istiyorum." diye konuştu.
"VURULDUM' DİYE BAĞIRDI"
Duruşmada tanık olarak dinlenen Yiğitcan Günaçtı, olay gecesi müşteki Osman Dere'nin yanında olduğunu belirtti.
Olayın nasıl gerçekleştiğini anlatan Günaçtı, "Osman'ı görmek için kafeteryaya gittim. Birlikte oturuyorduk, o sırada Osman bir şeyler söyledi ve ayağa kalktı. Sonra bir anda içeri girdi ve ‘Vuruldum' diye bağırdı. Yüzü ve göğsü kan içindeydi. Sanık o sırada hala dışarıdaydı ve elinde bir bıçak vardı. Onu kesin olarak teşhis ediyorum." dedi.
MAHKEMEDEN ARA KARAR
Mahkeme heyeti, sanığın işlediği suçların kanunda belirtilen ağır suçlar arasında yer aldığını ve olayla ilgili güçlü deliller bulunduğunu belirterek, tutukluluk halinin devamına, müşteki Osman Dere'nin yüzündeki sabit iz için kesin rapor alınmasına, sanığın akıl sağlığının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek raporun beklenmesine karar verdi.
Bir sonraki duruşmanın, 28 Mayıs 2025 tarihinde yapılacağı açıklandı.
"AİLEMİZ DAĞILDI, BİZİ PARÇALADI"
Duruşmanın ardından İhlas Haber Ajansı'na konuşan anne Fatma Akten, gözyaşları içinde yaşadığı acıyı anlattı.
"Çok üzgünüm. Bir evlat kaybı. Ama sanığın ‘Ben yapmadım' diyerek mantıklı cevaplar vermesi beni şaşırttı ve üzdü.” diyen anne Akten, şöyle devam etti:
“Deniz, arkadaşına gitmek için evden çıktı. O gece başka bir yerde çalışan arkadaşı henüz gelmemişti, bu yüzden bandodaki diğer arkadaşlarının çaldığı mekana uğradı. Onlarla vakit geçirdi, sohbet etti, hatta oradan çektiği bir videoyu arkadaşına gönderdi. Telefonla haberleşti. Sonra yolda bu korkunç olay yaşandı. Böyle hastaların tedavi edilmeden toplum içinde bırakılmaması gerektiğini düşünüyorum. Bir can gitti, gencecik bir çocuk gitti. Ailemiz dağıldı, bizi parçaladı. Çok üzgünüz."
“NOTALARINI KENDİSİ YAZARDI”
Fatma Akten, yaşadığı derin üzüntünün hayatına olan etkisini de anlatarak, "O günden bu yana çok kilo aldım, üzüntüden çok kötü oldum. Deniz tek evladımdı. Onu büyütmek için her şeyi yaptım, okulunu başarıyla bitirmesi için hep takip ettim. Çok başarılıydı, notalarını kendisi yazardı. Arkadaşları onu anlat anlat bitiremiyor. Müziğe ben onu teşvik etmiştim. Yokluğu çok büyük acı, ağlamadığım gün yok. O gün emniyette kıyafetlerini, eşyalarını verdikleri torba koyduğumuz gibi hala duruyor. Onu atınca, sanki oğlumu atacakmışım gibi geliyor." ifadelerini kullandı.
23 Mart 2025 - 14:29
23 Mart 2025 - 12:23
23 Mart 2025 - 11:24
23 Mart 2025 - 10:25
22 Mart 2025 - 16:59
YORUMLAR
{{ commentList.length }} Yorum{{ item.name }}
{{ item.date }}
Henüz yorum yapılmamış.
YORUM YAP